Başlığa bakıp, Antalya Ticaret Odası’nın nerede olduğunu bilmediğimi zannetmeyin, benim derdim bina ile değil, binanın içerisindekilerle.
Gültekin Gencer, yıllardan beri Antalyaspor camiasının içerisinde olmasına karşın, başkanlığa aday olmayı düşündüğünde dahi bugünkü tabloyu hayal edememiştir.
ATSO Meclisi’ne gidiyorsunuz ve kurduğunuz stantta 1 tane bile kombine bilet satamadan geri dönüyorsanız, bu Antalya’nın ayıbıdır.
Bırakın maçlara gelen taraftar sayısını, bu kentin iş adamları Antalyaspor’a sahip çıkmıyorsa, zaten söylenecek fazla bir şey yok demektir.
Antalya’da ne yazık ki, herkes kendi menfaati çerçevesinde olaylara yaklaşıyor.
Herkes Antalyaspor’a yönetici olduğu zaman destek vermeyi düşünüyor. Neredeyse bütün iş adamlarında “Yönetimde yoksam, neden destek vereyim” zihniyeti hakim.
Antalyaspor’la ne ilgileniyor, ne de umursuyorlar.
Ceplerinde Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray kombineleri var mıdır bilemiyorum ancak, Antalya’da yaşayan herkesin cebinde bir Antalyaspor kombine kartının olması gerektiğini düşünenlerdenim.
“Ben Antalyalı ya da Antalyasporlu değilim kardeşim, neden kombine alayım” diyenler çıkacaktır elbette.
Antalyaspor Derneği Başkanı sayın Nafiz Tanır’ın oynadığı reklam filminde söylediği gibi, “Balıkesir deplasmanında Antalya’da, sokaklarda erkek kalmamıştı” sözleri hepimizin hafızalarında.
Evet, o günlerde Antalyaspor demek, hayat demekti; Antalyaspor demek, birliktelik demekti. Antalyaspor demek, tutku demekti.
Antalyalının, Antalyalıya ve Antalyaspor’a sahip çıktığı, destek verdiği, bugünkü gibi herkesin birbirinin kuyusunu kazmadığı, arkasından iş çevirmediği, dostuna, kardeşine kazık atmadığı, başkasının işinde, parasında, ekmeğinde, koltuğunda gözü olmayan insanların yaşadığı, küçük ancak insanlarının, onuruyla yaşadığı bir şehirdi.
Bugün ise, hepsinden uzak, menfaat ilişkilerinin ön planda olduğu, insanların birbirlerinin arkasından kuyusunu kazmak için uğraştığı bir şehir haline geldik.
Küçüklüğümde babam elimi tutar, Antalyaspor’un maçlarına birlikte giderdik. Antalyaspor’un maçının olduğu gün, hepimizde büyük bir heyecan hakim olurdu. Hayatımın en güzel ve en kötü anlarında, her zaman Antalyaspor ve Atatürk Stadı olmuştur.
İşte o yüzden söylüyorum, Antalyaspor, baba yadigarıdır. Antalyaspor, hepimize babamızdan kalan en büyük mirasımızdır.
Gültekin Gencer, yıllardan beri Antalyaspor camiasının içerisinde olmasına karşın, başkanlığa aday olmayı düşündüğünde dahi bugünkü tabloyu hayal edememiştir.
ATSO Meclisi’ne gidiyorsunuz ve kurduğunuz stantta 1 tane bile kombine bilet satamadan geri dönüyorsanız, bu Antalya’nın ayıbıdır.
Bırakın maçlara gelen taraftar sayısını, bu kentin iş adamları Antalyaspor’a sahip çıkmıyorsa, zaten söylenecek fazla bir şey yok demektir.
Antalya’da ne yazık ki, herkes kendi menfaati çerçevesinde olaylara yaklaşıyor.
Herkes Antalyaspor’a yönetici olduğu zaman destek vermeyi düşünüyor. Neredeyse bütün iş adamlarında “Yönetimde yoksam, neden destek vereyim” zihniyeti hakim.
Antalyaspor’la ne ilgileniyor, ne de umursuyorlar.
Ceplerinde Fenerbahçe, Beşiktaş, Galatasaray kombineleri var mıdır bilemiyorum ancak, Antalya’da yaşayan herkesin cebinde bir Antalyaspor kombine kartının olması gerektiğini düşünenlerdenim.
“Ben Antalyalı ya da Antalyasporlu değilim kardeşim, neden kombine alayım” diyenler çıkacaktır elbette.
Antalyaspor Derneği Başkanı sayın Nafiz Tanır’ın oynadığı reklam filminde söylediği gibi, “Balıkesir deplasmanında Antalya’da, sokaklarda erkek kalmamıştı” sözleri hepimizin hafızalarında.
Evet, o günlerde Antalyaspor demek, hayat demekti; Antalyaspor demek, birliktelik demekti. Antalyaspor demek, tutku demekti.
Antalyalının, Antalyalıya ve Antalyaspor’a sahip çıktığı, destek verdiği, bugünkü gibi herkesin birbirinin kuyusunu kazmadığı, arkasından iş çevirmediği, dostuna, kardeşine kazık atmadığı, başkasının işinde, parasında, ekmeğinde, koltuğunda gözü olmayan insanların yaşadığı, küçük ancak insanlarının, onuruyla yaşadığı bir şehirdi.
Bugün ise, hepsinden uzak, menfaat ilişkilerinin ön planda olduğu, insanların birbirlerinin arkasından kuyusunu kazmak için uğraştığı bir şehir haline geldik.
Küçüklüğümde babam elimi tutar, Antalyaspor’un maçlarına birlikte giderdik. Antalyaspor’un maçının olduğu gün, hepimizde büyük bir heyecan hakim olurdu. Hayatımın en güzel ve en kötü anlarında, her zaman Antalyaspor ve Atatürk Stadı olmuştur.
İşte o yüzden söylüyorum, Antalyaspor, baba yadigarıdır. Antalyaspor, hepimize babamızdan kalan en büyük mirasımızdır.
Eğer, ATSO Meclisi’nde bir kombine bilet dahi satılmıyorsa; herkes Antalyaspor’a sırtını dönüyorsa, ellerini ovuşturup, başta Gültekin Gencer ve Antalyaspor yönetiminin, sonrasında ise Antalyaspor’un başarısızlığı için dua ediyorsa, o kentten asla başarı bekleyemezsiniz.
Geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden eski yönetici Mustafa Temelli’nin vefat haberi sayın Nafiz Tanır’a ulaştığında, Nafiz Tanır, kulüp personeline, cenazenin nereden ve ne zaman kalkacağını kulübün internet sitesi üzerinden duyurulması talimatını verdi ve “Mustafa Temelli, Antalyaspor’a önemli hizmetleri olmuş bir insandır, sakın atlamayalım” dedi.
Vefanın ne demek olduğunun unutulduğu günümüzde, vefanın ne demek olduğunu unutmayan insanlar da varmış diye içimden geçirdim.
Nafiz Tanır gibi, Gültekin Gencer gibi isimlerin çoğalması dileğiyle.
Geçtiğimiz günlerde hayatını kaybeden eski yönetici Mustafa Temelli’nin vefat haberi sayın Nafiz Tanır’a ulaştığında, Nafiz Tanır, kulüp personeline, cenazenin nereden ve ne zaman kalkacağını kulübün internet sitesi üzerinden duyurulması talimatını verdi ve “Mustafa Temelli, Antalyaspor’a önemli hizmetleri olmuş bir insandır, sakın atlamayalım” dedi.
Vefanın ne demek olduğunun unutulduğu günümüzde, vefanın ne demek olduğunu unutmayan insanlar da varmış diye içimden geçirdim.
Nafiz Tanır gibi, Gültekin Gencer gibi isimlerin çoğalması dileğiyle.
Bunu kalpten diliyorum…
İşte o zaman Antalya, eskisi gibi güzel bir şehir, Antalyaspor ise, değerinin herkes tarafından bilindiği bir kurum olacaktır.
Not: ATSO Başkanı sayın Çetin Osman Budak’tan, meclis toplantısında ülke gündemine dair yapmış olduğu değerlendirmelerin ardından, işadamlarına Antalyaspor’a destek çağrısı yapmasını ve ülke gündemine gösterdiği hassasiyeti, Antalyaspor’a da göstermesini diliyorum.
İşte o zaman Antalya, eskisi gibi güzel bir şehir, Antalyaspor ise, değerinin herkes tarafından bilindiği bir kurum olacaktır.
Not: ATSO Başkanı sayın Çetin Osman Budak’tan, meclis toplantısında ülke gündemine dair yapmış olduğu değerlendirmelerin ardından, işadamlarına Antalyaspor’a destek çağrısı yapmasını ve ülke gündemine gösterdiği hassasiyeti, Antalyaspor’a da göstermesini diliyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder