Antalyaspor, STSL 15. Hafta mücadalesinde Elazığspor'a deplasmanda 4-1 kaybetti.
Yukarıda ki cümle maçtan önce kurulsa en kısa fıkralar katagorisine girerdi eminim. Gülüp geçerdi bir çok Antalyasporlu. Malum rakip ligin son sırasında ve tabiri caizse ''Elazığspor' u yenmeyeni dövüyorlar''.
Maç havasına giremiyorum bütün gün yine kaybedeceğiz diyorum zaten haftaiçi telefon görüşmelerinde de kaybedeceğimizi konuşmuştuk, Antalyasporlu dostlarla.
Hava aşırı soğuk, takım isteksiz ve istikrarsız bir de transfer dedikoduları...
Konu soğuktan açılmışken deplasman yapan başta Grup 1966 olmak üzere herkesin ayağına, yüreğine sağlık. Takım sindirmedi yine ama sizin canınız sağolsun. O sahaya çıkıp formanın hakkını vermeyenler utansın.
Maça dönelim;
Antalyaspor'u uzun süredir bu kadar ofansif izlemedim açıkçası. 3 gol atılan Sivas deplasmanında dünün dörtte biri pozisyon bulmamıştır takım.
Diarra'nın artık klasikleşen kolay pozisyonlarda konsantrasyon eksikliği yine bu maç had safhadaydı. Yarışırcasına Emrah ile beraber gol üstüne gol kaçırdılar pozisyonları heba ettiler. Emrah'a biri anlatsın lütfen. Futbol; her bulduğu topu şut çekmek değildir.
Cruyff der ki '' En güzel gol boş kaleye atılan goldür ''
Zaten hücum organizasyon zenginliği bakımından yokları oynuyoruz bulduklarımızı bu denli hovardaca harcamak sonumuzu hazırladı. Malum futbolun bir kuralı vardı, atamayana atarlar.
İlk yarıda girilen bir çok gol pozisyonu haricinde Hakan'ın enfes kurtarışı ve Vederson'un mükemmel serbest vuruşu biraz olsun içimize su serpti. Yine de galibiyet bize yakındı.
Ta ki Fırat Aydınus o pis sırıtmasıyla zaten ağır olan penaltı kararının üstüne benim ne olduğuna hala anlam veremediğim kırmızıyla Musa Nizam' ı kenara gönderip takımı 10 kişi koyuncaya kadar. Bence 1-0 geriye düşmemiz çok etkilmezdi ama 10 kişi olmak takımın gardını çok erken düşürdü.
Sonrası çorap söküğü. O ana kadar tek atağı olan Elazığspor, boş alanları iyi değerlendirerek skora yürüdü.
4-1 lik skor oyunun karşılığı değil belki ama tek tek baktığımızda malesef futbolcularda ki durum ürkütücü. Vederson- Serkan Balcı üzerine tüm yük yıkılmış. İmkanınız varsa 90 dakika boyunca kaptan ne yapmış izleyin lütfen. Atağa çıkarken 2 kere topu taça attı, yine atağa çıkarken birçok pozisyonda topu rakibe kaptırdı. Kaçırdığı kafa şutu ise cabası. Sahada yürüyen ve sürekli top ezen, top kazanmak için uğraş vermeyen bir Kaptan. Cemaat te Kaptan(!) a uyunca malesef isimle ve puan durumuyla maç kazanılmıyor.
Yazının başında yenmeyeni dövüyorlar dedim ama temennim böyle tatsız vakaalara gerek kalmadan ismi herkesçe bilinen 3-5 ruhsuzun ara transferde gönderilmeleri. Yoksa kötü gidişin arkası çorap söküğü gibi gelir ve kimse engel olamaz. İş işten geçmeden acilen önlem alınmalı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder